Bir konuda veya bir görüşte ‘’emin olma’’, ‘’emin olmama’’ gibi durumları anlatmamıza yarayan bu kalıp ile ilgili, bazı örnekler yapalım.
Hun er sikker på at jeg blir fornøyd med maten hennes. O, yemeğinden memnun olacağıma emindir.
Læreren er ikke sikker på at vi skal klare oppgaven. Öğretmen, görevi başaracağımızdan emin değil.
Jeg er usikker på at Ali velger oss. Ali’nin bizi seçeceğinden emin değilim.
Vi er litt usikre på om dere vil akseptere invitasjonen. Daveti kabul edip etmeyeceğinizden, biraz emin değiliz.
Ha det bra
#süleymanhoca #norveççedilkursu #norveççeözelders #learnnorwegian #lærnorsk #norveççe #bergenstest #aiesec #erasmus #tyrkia #fjord #bergen #oslo #norsk #nordlys #norveççeöğreniyorum #son_haberler #yurtdisiegitim #norveç #isveç #isveççe #ibsen #lofoten #udi #scandinavia #schengen #residencepermit
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder