25 Aralık 2019 Çarşamba

Norveççe'de Yardımcı Fiiller












Merhaba Arkadaşlar,

Bugün sizlere, Norveççe'deki yardımcı fiillerden bahsedeceğim. Temel olarak 6 başlık altında toplayabileceğimiz bu yardımcı fiiller, vermek istediğimiz anlamları, daha net ve kolay ifade edebilmemizi sağlarlar. Bu yardımcı fiiller, bir yeterliliği, bir imkanı, bir nasihatı, bir zorunluluğu, bir tercihi v.s anlatabilmemizi kolaylaştırırlar. Paylaşım resmimde de göreceğiniz üzere, bu yardımcı fiillerin infinitiv(ilk-mastar), presens(geniş-şimdiki zaman) ve preteritum(geçmiş zaman) hallerinden bahsedeceğim. Bu yardımcı fiillerin cümle içinde kullanışlarına basit birer örnek vererek, konumuzu anlatalım.
Özlem kan skrive et brev. Özlem, bir mektup yazabilir.
Özlem kunne skrive et brev. Özlem, bir mektup yazabilirdi.
Hasan skal kjøre til byen. Hasan, arabayla şehre gidecek.
Hasan skulle kjøre til byen. Hasan, arabayla şehre gidecekti.
De vil å drikke kaffe. Onlar, kahve içmek istiyorlar.(isterler)
De ville å drikke kaffe. Onlar, kahve içmek istiyorlardı.(istediler)
Vi må gå nå. Şimdi gimeliyiz(gitmek zorundayız)
Vi måtte gå da. Gitmeliydik(gitmek zorundaydık)
Du bør ikke røyke. Sigara içmemelisin(içmesen iyi olur)(nasihat)
Du burde ikke røyke. Sigara içmemeliydin(içmesen iyi olurdu)(geçmiş zaman nasihatı)
Jeg tør ikke å snakke med henne. Onunla konuşmaya cesaret edemiyorum.
Jeg turte ikke å snakke med henne. Onunla konuşmaya cesaret edemedim.
Ha det bra 

14 Eylül 2019 Cumartesi

Norveççe'de artikeller: En, Ei, Et

Merhaba arkadaşlar, en çok gelen sorulardan bir tanesi, Norveççe'deki artikellerle ilgili. Bir kez daha, değinmek istiyorum bugün. Evet, İngilizce'den farklı olarak, ama aynen Almanca'da olduğu gibi, Norveççe'de de isimler cinsiyetlerine göre artikeller almaktadırlar. Bu durum, biraz çetrefilli olsa da, doğal öğrenme yöntemimle, kolayca aşılabilen engellerden biridir.
3 gruba ayrılan artikeller; -en, -et ve -ei olarak karşımıza çıkmaktadır. Temel olarak, -en, eril isimler için, -ei dişil ve -et de eril ve dişil grubun dışında kalan isimlerle kullanılmaktadırlar.Elbette istisnaları da vardır. İstisna, özellikle -en ve -ei arasındadır. Bugün, bir kaç örnek yapıp, bu çetrefilli konuya, devam eden paylaşımlarımda değineceğim.
En bil > Bir araba
En banan > Bir muz
Ei kone > Bir eş(karı)
Ei jente > Bir kız
Et språk > Bir dil(lisan)
Et eple > Bir elma
İsimleri, böyle artikellerle düz bir şekilde kullandığımızda, belirsiz isim tamlaması oluştururlar. Örneğin,
En bil > Bir araba ama hangi araba veya kimin arabası veya v.s hiçbir bilgi yok hakkında. Yani bir araba sadece. Ama belirli isim tamlaması haline geçip, yani ingilizce'deki karşılığıyla, indefinite durumdan definite duruma geçerken, bu artikeller isimlerin arkasına eklenirler belirli bir kurala göre. Aslında zor gözükseler de, yöntemi ve felsefesi anlaşıldığında, hiç de zor olamayan bir konudur.
Şİmdi bu artikellerin isimlerin arkasına eklenmelerine de birer örnek yapıp, bugünkü konumuzu tamamlayalım.
En bil > Bir araba
Bilen min er ny > Arabam yenidir.
Ei jente > Bir kız
Jenta mi er her. > Kızım buradadır.
Et eple > Bir elma
Eplet mitt er deilig. > Elmam lezzetlidir.
Bir dahaki paylaşımda, bu konuya devam edeceğim.
Ha det bra

23 Şubat 2019 Cumartesi

KAN > CAN



Merhaba Arkadaşlar,
Bugün sizlere, İngilizce’de modal verbs olarak adlandırılan ve anlam farklılıklarını kolayca ifade edebilmemizi sağlayan yardımcı fiil gruplarını anlatmaya başlayacağım. Norveççe’de de, İngilizce’dekine paralel bir kulanım ve anlama sahiptir diyebiliriz bu grup. Bugün, bunlardan ilk olarak ‘’KAN’’ veya İngilizce’deki karşılığıyla ‘’CAN’’ dan bahsedeceğim. Yine ‘’KAN’’ ın olumsuz halini de, daha önce gördüğümüz ‘’IKKE’’ ile yapıyoruz. ‘’KAN’’ yazıldığı gibi telaffuz edilir.
Bildiğimiz gibi, bu yardımcı fiilimiz;
** Yeterlilik
** İzin verme
** Öneri, gibi 3 temel durumu anlatmamızı sağlar. Şimdi bu 3 temel fonksiyonuna birer örnek yapalım.
**YETERLİLİK
Ali kan løfte 50 Kg. > Ali, 50 Kg. kaldırabilir.
Ali kan ikke løfte 50 Kg. > Ali, 50 Kg. kaldıramaz.
Kan Ali løfte 50 Kg.? > Ali, 50 Kg. kaldırabilir mi?
Kan Ali ikke løfte 50 Kg.? > Ali, 50 Kg. kaldıramaz mı?
** İZİN VERME
Du kan spise så mye som du vil. > İstediğin kadar yiyebilirsin.
Du kan ikke spise så mye som du vil. > İstediğin kadar yiyemezsin.
İzin verme(müsaade etme) durumlarında, teknik olarak soru hallerini de yapabiliyor olsak da, anlam olarak düşük olacağından, örneklendirmiyorum.
** ÖNERİ
Du kan velge Uludağ hvis du liker snøen. > Karı seviyorsan, Uludağ’ı seçebilirsin. 
!! Olumsuz soru şekli kullanılarak da, önermelerde bulunulabilir.
Kan du ikke gå hjem? > Eve gidemez misin? Aslında burada soru değil, söylediğimiz kişinin eve gitmesini istiyoruz(öneriyoruz). Elbette, böyle bir cümlenin, bu anlamı tam olarak ifade edebilmesi için, kullandığımız an ve ortamın da bunu açık ediyor olması lazım.
NOT: ‘’KAN’’ ın geçmiş zaman hali olan ‘’KUNNE’’ konusunu ise, bir dahaki paylaşımda bulabileceksiniz.
Arkadaşlar, daha da detaylandırılabilir bu örnekler ve anlam farkları, lakin şimdilik bu temel açıklamalar, sizlere birçok konuda yeterli olur düşüncesindeyim.
Bir dahaki paylaşımda, buluşmak üzere.
Herekse iyi akşamlar.